Bir Kadın, Bir Adam, 3. Kişi, Hiç

Bir Kadın, Bir Adam, 3. Kişi, Hiç

Bir kadın,
Bana yaptıklarının karşılığını mutlaka ödemeli! Gözyaşlarım bir hiç için dökülmedi. Yağmurun bile karşılığı varken, altında sırılsıklam ıslanıyorken, benim burada birilerinin desteğiyle ayakta durmama sebep uzaklığın sahibi, farkına varmalı bu acizliğimin! Özenle yaptığım makyajımı bozan, aradığı saatten beri zapt etmek için mücadele verdiğim kalbimi delik deşik edip, pat diye susan, bunun ona geri dönüşünün olduğunu bilmeli!


Bir adam,
Biliyorlardı,
Başından beri biliyorlardı...
Kimseye acı ya da mutluluk vaad etmedim!
Sesimle övdüm suratlarını.
Varlığıma merhaba diyen o gücü,
Yok sayılamayacak hayatlarının orta yerine oturttukları beni
Hiç kimselerin göremediği kuytularına karşı bağırdığım övgülerimle büyüttüklerini bilmeliydiler...
Ben yarattım sevgiyi!
Hepsi benim, sadece benim adımlarım var...
Onlar olmamak için onlarca kez yemin etmiş olanlardı!
Tutamadılar sözlerini.
Ben değilim makyajının akmasına sebep,
Sensin,
O,


3. kişi,
Burada oturmuş bok yiyorum. Tadı inanın bana şu aciz hislerinizin ağzımın içinde yarattığı iğrenç kokudan daha kötü değil. Sizi dinlemek ne kadar da tanıdık. Bunları duyduğumda bir kez daha anlıyorum bu dünyada ne kadar az çeşit olduğumuzu. Bir kader varsa eğer, bu yalnızca aşkın, sevginin kaderi olmalıdır. Yoksa bu kadar benzerlik ahmaklıktan öte olamaz! Size diyorum kadın ve erkek, amacınız sadece birbirinizin üzerine çıkıp, zevk naraları atmak! Topu topu beşer dakikalık anlarsınız. Kim haklı? İkiniz de aynısınız, ikinizde ne istediğinizi anlamaya çalışıyorsunuz hâlâ. Seviyor ya da sevmiyor olduğunuzun farkında dahi değilsiniz. Ki bu önemli de değil. Sabah olduğunda salyalarınızın yastıktaki ıslaklığının kuruması kadar zamanlı bu gidişler, vazgeçişler! Gidip gelip aynı haltı yapmak, (bu bir halttır, yoksa pişman olunmazdı) asıl istediğiniz bu. Eğer olmasaydı bu can yanmaları, olmazdı anılar...


Hiç,
Köleliğinize saygı duymuyorum.
Hangi hayvanın kırması duygularınız bunlar, hayret!
Tek bir yol vardı en başta,
Ve siz saptınız...
Herkes saptı!
Bir gerçek varsa eğer,
O da
Şu sapkın sapıklığınızdır!
Mehmet Turan Felek

Merhabalar. Ben Kısaca: Metufe, Uzunca: Mehmet Turan Felek. 1988 Yılında Kayseri Kocasinan İlçesinde Dünyaya Gelmişim. 2016 Yılından Bu Yana Kurumsal Turizm Sektöründe Çalışmaktayım. Şahsım Hakkında Daha Detaylı Bilgi için Hakkımda Sayfama Göz Atabilir, Dilersen Sosyal Medya Hesaplarımdan Beni Takip Edebilirsin.

Yorum Gönder

Daha yeni Daha eski